OKULÖNCESİ EĞİTİMİN AMACI- “HEAT START” YAKLAŞIMI
Sevgili okurlar tekrar merhaba… İşte yine bir Cumartesi gününde sizlerle beraberiz. Hatırlayacağınız üzere sizlere, okulöncesi dönem çocuklarının eğitiminin gerekliliği üzerinde yazılar yazmıştım, bu konu hakkında daha düşündüğüm ya da okuduğum ve sizinle sohbet ortamımızda kullanabileceğim birçok ayrıntı olduğuna karar verip bu konuda sohbetimize devam etmek istiyorum…
Sevgili okurlar yapılan bilimsel araştırmalar ve eğitim alanındaki gelişmeler, çocukların ileri yaşlardaki hayata hazırlanmasında, sahip olduğu ya da kazandığı gizli yeteneklerin gelişip davranış skalasına dizilmesinde, okulöncesi eğitimin ne kadar gerekli ve önemli olduğunu açıkça göstermektedir. Okulöncesi eğitime devam eden çocukların, devam etmeyenlere göre zihin, psikomotor gelişimi ve sosyal yönden daha gelişmiş oldukları, ileriki dönemlerdeki öğrenim hayatında daha başarılı ve aktif oldukları ispatlanmıştır.Erken eğitimle özürlü veya geç algılayabilen çocukların bile normal çocukların düzeyine çıktıkları tartışmasız ortadadır. Şöyle ki;
Yıllar önce Dr. Montessori özürlü ve zihin olarak geri kalmış çocuklar üzerinde çalışmalar yapmış, uyguladığı yöntemlerle de son derece başarılı sonuçlar almıştır. O halde çocuklarımızı erken eğitmek sureti ile neden mevcut zihin seviyesinin üstüne çıkarmayalım ki?
Pek çoğumuzun sahip olduğu imkanlar, çocuğun sahip olduğu potansiyeli ortaya çıkarmaya yeterli değildir. Pek çoğumuzun bilgi ve eğitim düzeyi yeterli bile olsa, çocuğumuzu nasıl ya da hangi yöntemlerle eğiteceğimiz konusunda bir fikrimiz yoktur. Çünkü okulöncesi eğitim, günümüzde bir uzmanlık alanına dönüşmüştür. Dolayısı ile bizlerin, yani anne babaların, çocuklarının eğitilmesi ve gelişmesinde yetersiz kalması, görev ve sorumluluklarını yerine getiremeyeceği açıktır…
Bazı ülkelerde okulöncesi eğitim, çocuğu ilkokula hazırlamayı amaçlayarak başarılı bir ilköğretim için gerekli bilgi ve becerileri kazandırmaya çalışırken, bazı ülkelerde çocuğun toplumsallaşmayı öğrenmesi, iyi alışkanlıklar kazanabilmesi hedef alınmaktadır. Bazı ülkelerde ise, okulöncesi eğitim bir yandan çalışan kadınların çocuklarının bakım problemlerini giderirken, diğer yandan da ülkenin temel yönetim ve hayat prensiplerini çocuğa erkenden öğretmeyi hedef almaktadır.
Belçika , Fransa ve İngiltere’ de, okulöncesi kurumlarda çocuğa güvenli ve duygu olarak destek gördüğü bir ortam sağlanmasına çalışılmaktadır.
Danimarka ‘ da da anaokulunun amacı, çoculara güvenli bir ortam hazırlamaktadır. Gerçekte bir oyun ortamı niteliği taşıyan ve çocuğun kişiliğinin gelişimini ve insanlararası ilişkilerde başarılı olmanın kurallarını öğretmeyi amaçlayan Danimarka anaokulları, ilkokula hazırlayan bir eğitim kurumu değildir.
Japonya’ da ise okulöncesi eğitiminin amacı; eğitim, öğretimden çok, günlük bakım vermek ve çocuğun psiko-motor ve ruhi gelişimine yardımcı olmak şeklinde özetlenebilir.
ABD’ de belli bir eğitim sistemi yoktur. Her eyalet kendine has bir sistem uygular. Yerel yönetimler çocukların eğitimi konusunda tedbir alma yetkisine sahiptir. 2. Dünya savaşından bu yana pek çok okul yetersiz çevre şartlarında yaşayan çocuklar için “HEAD START” programları uygulamaya başlamıştır. Bu programlarla sağlanan erken çocukluk eğitimi, ilkokul başarısını olumlu bir şekilde etkilemiştir…
Sevgili okurlar, konularımız başka konulara bağlandıkça, bahsi geçen konu hakkında kısa bilgiler verip devam etmeyi daha anlaşılabilir bulduğumdan sizlere kısaca “Head Start” programını tanıtmayı uygun b uldum;
Head Start yaklaşımının kurucusu Marian Wright Edelman’ dır. Bu yaklaşımın temel amacı, düşük gelir düzeyine sahip ailelerden gelen çocuklara sosyal ve eğitimsel fırsatlar sağlayarak, yoksulluğun olumsuz etkilerinin silinmesidir. Head Start programı; eğitim, sağlık, ebeveyn katılımı ve sosyal hizmetler olmak üzere dötr temel alandan oluşur.
Sevgili okurlar, bugün de okulöncesi eğitimin gerekliliği üzerinde durduk ve dünyanın bazı ülkelerinin okulöncesi eğitimde amaçlanan hedeflerine değindik. Bu arada Amerika’ da 2. Dünya savaşından sonra ortaya çıkan bir kavramı “Heat Start” yaklaşımına değindik. Haftaya yeniden, kaldığımız yerden devam etme dileklerimle, hepinize sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir hafta sonu geçirmenizi dilerim, hoşçakalın…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder