HIGH/SCOPE EĞITIM YAKLAŞIMI
Sevgili okurlar, gazeteniz Yeni Bakış’ ta, geçen beş sayıda işlediğimiz konu “Okul Öncesi Eğitiminin Gerekliliği” konusuydu… Okul öncesi çocuklarının neden eğitim almalarının önemli olduğunu, çocukları bu eğitime doğal olarak iten sebepleri, okul, aile ve çocuk üçgeninin nasıl dengede tutulması gerektiğini ve en önemlisi çocuklarımızı büyütürken, yetiştirirken ve eğitim için bir kurum veya kuruluşa verdiğimizde, anne-baba olarak bizlere de nasılbüyük sorumluluklar düştüğünü, bu sorumlulukların neler olduğunu, uzun bir yazı ile konuşmuştuk.Yine de bu yazılarıkaçıran, okumak isteyen ya da yeniden okumak isteyen okuyucularımız internetten, erbaygeceyatmaz.blogspot.com adresinden, bu yazıları takip edebilir…
Bu hafta ve önümüzdeki birkaç sayıda ise sizlere, okulöncesi çocuklarının, belirmekte olan becerilerinin desteklenmesi ve geliştirilmesi için seçilecek en uygun kuramı, High/Scope eğitim yaklaşımını anlatmak istiyorumsevgili okurlar. High/Scope Eğitim yaklaşımı, 1962 yılında ABD’ de David P. Weikart ve meslektaşları tarafından geliştirilen ve bugün dünyanın birçok ülkesinde uygulanmakta olan bir okul öncesi eğitim yaklaşımıdır. Bu yaklaşımın oluşturulmasına, Jean Piaget’in kuramları rehberlik etmiştir.
Sevgili okurlar, Jean Piaget, bir konuşmasında, “Etkin bir okul ancak, öğrencilerin gerektiği için değil, kendileri istediği için çaba göstermelerini, ve başkaları tarafından hazırlanan bilgiyi kabul etmek yerine kendi akıllarını kullanarak özgün çalışmalar yapmalarını sağlayabilirse, zeka yasalarının tümüne saygı göstermiş olur.” demiş, ve okulöncesi eğitim kurumlarının bu konuya daha duyarlı olması gerektiğine de dikkat çekmiştir.
Piaget’ in kuramlarının bir kısmının, haklı olarak, sorguladığı ve başka uzmanların düşündürücü öneriler ve yargılar öne sürdüğü doğrudur. Örneğin Piaget’in gelişme aşamalarının, başlangıçta sanıldığı kadar kesin olmadığı bilinmektedir. Çocuklar, bazen Piaget’in kuramından yola çıkarak beklediğimizden daha olgun “düşünebilirler.” Yine de, büyük ölçüde Piaget’ nin gelişme kuramı ve araştırmasından kaynaklanan “zeka yasaları” nın, erken çocukluk gelişimi ve okulöncesi eğitimi, öğretimi ve öğrenimi üzerinde hala önemli etkilere sahip olduğuna inanılıyor.
Bu yaklaşımda, çocukların en fazla kendilerine planlayıp uyguladıkları etkinliklerden öğrendikleri anlayışı esastır. Bir diğer deyişle, High/Scope programı erken çocukluk eğitiminde, “etkin öğrenme” kavramını temel alır. Çocukların kendi tercihlerini yapmalarına, karar alma mekanizmalarının geliştirilmesine, sorumluluk almayı öğrenmelerine, öz disiplin ve yeteneklerinin geliştirilmesine destek verilir. Çocukların yaratıcı, girişken, sorgulayıcı, kendini rahatça ifade edebilen, başkalarının görüşlerine açık bireyler olarak yetişmeleri teşvik edilir. Bunu sonucunda da çocuğun dil gelişimi gelişir. (Dili kullanma becerisi, kendini ifade yeteneği, düşünme süreci vs.)
High/Scope programını uygularken öğretmen veya eğitmenler, çocukların zihinsel olarak dünyayı nasıl yapılandırdıklarını ve bu zihinsel yapıların çoğunun gelişim süreci içinde nasıl değiştiğini anlamalıdırlar. Öğretmenler her çocuğun sayı, uzunluk, ağırlık, mekan ve zamanı nasıl kavradığını değerlendirmelive her çocukla kendi akıl yürütme sınırları içinde çalışmalıdırlar.
Öğretmenler, çocukların düşünce ve eylemleriniyönetip denetlemek yerine, bu düşünce ve eylemleri temel almalıdırlar. Öğrenme, çocukların kendi tasarladıkları faaliyetler ve projelerle yoğun olarak ilgilendikleri zaman gerçekleştiğinden, öğretmek, çocukların çalışmalarını kendilerinin seçmelerini ve düzenlemelerini sağlamaktadır. O halde öğretme, çocukların seçtikleri çalışmaları düşünmeleri için bir ortam oluştumasını sağlamaktır.
Çocuklar günlük yaşamlarında ne yapmak istediklerine karar verme fırsatına sahip olmalıdırlar. Öğretmen, her çocuğun bir plan oluşturmasına, bu planı üstesinden gelebileceği parçalara ayırmasına, aşamalandırmasına ve gerekli malzemeleri saptamasına yardımcı olmalıdır. Okulöncesi yaşlarda çocuklar, plan yapmaya, belirli bir faaliyete ilgi duymaya başlarlar.Öğretmen de bu faaliyeti desteklemelidir. Zaman içinde, bu planlar çocuğun harekete geçmeden önce seçenekleri ve kararları dikkate alma yeteneğinin gelişmesiyle çeşitlenir ve karmaşıklaşır.
Çocuğun günlük planı, öğretme için bir başlangıç noktası olarak oluşturulmalıdır. Plan, sorgulamak, önermek ve sorunları tanımlamak için bir sıçrama tahtasıdır. Öğretmen, her çocuğun yapmakta olduğu şeyle ilgili olarak düşünmesine, gözlem yapmasına, ilişkileri fark etmesine ve sorunları tanımlayıp çözümlemesine yardımcı olur.
Bazı temel deneyimler, çocuğun erken zihinsel gelişimi için zorunludur. Öğretmen bu temel deneyimlerin rehberliğinde, bilinçli ve sistemetik olarak çocukların öngörme, tarif etme, açıklama, değiştirme, varsayım yapma ve alternatif aramalarına yardımcı olur. Öğretmenin görevi, çocukların, çalışmalarında bu süreçlerden yararlanmalarına yardımcı olmaktır.
Bu kurallar, 40 yılı aşkın bir süredir program araştırma ve uygulamalara rehberlik etmiştir…
Sevgili okurlar, bugün sizlere okulöncesi eğitimin oluşturulup kurgulanmasına ve çocuklara aktarılmasına rehberlik eden önemli bir konudan, High/Scope yaklaşımından bahsettik. Haftaya aynı konu hakkında tekrar sohbet etmek üzere, hepinize mutlu, huzurlu ve sağlıklı bir hafta sonu diliyorum, sağlıcakla kalın…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder