İlahi Lefke
Evet sonunda bu da oldu, Lefke ve yöresi, maden meselesi yüzünden birbirine girdi..
Kuzey Kıbrıs Santral Madencilik Ltd şirketi, Çevre veDoğal Kaynaklar Bakanlığı'nın, geçen gün akşam gerçekleştireceği bilgilendirme ve danışma toplantısınagelmeyerek, bakanlığa yazılı olarak istekte bulundu ve 3 aylıkbir erteleme süreci istedi...
Bakanlık müsteşarı Bülent Arkın, toplantının yapılacağı salona giderek, toplantının 3 ay sonraya ertelendiğini duyurduve salondan ayrıldı...
Aynı salonda iki ayrı görüşten insanlar vardı... Lefke'de maden arama iznini veren eski Tarım Bakanı Sami Dayıoğlu ve Lefke Belediyesi'nin eski başkanı Mehmet Zafer, Lefke'demaden işletmesi kurulmasından yana olan 50 kişilik desteklebir grubu; Lefke'de maden işletmesi faaliyetlerine karşı olan150 kişi ise karşıt görüşte grubu temsilen salondaydılar...
Madenciliğe hayır diyen grup, Bakanlık Müsteşarı Bülent Arkın'ın açıklamasının ardından, bu yapılan hareketin, madencilik şirketinin bir oyunu olduğunu öne sürerek, toplantının hemen yapılmasını istedi. Karşıt görüşte olan grubun sözlü sataşmasının ardından, arbede yaşandı ve salon birbirine girdi...
*** ***
Lefke'ye gitmeyeniniz yoktur sanırım... Benim çocukluğum, onun yanındaki bir beldede, Yedidalga'da geçti...
Orta öğrenimimi Lefke Gazi Lisesi'nde tamamladım. Ama turistler gibi sadece yolu kullanıp oraya varmadım. BelkiLefke'yi Lefkeliler kadar iyi bilmem ama, daha evvel maden çıkarılan tepeleri uzaktan çok seyrettim, maden ocağından çıkarılan madenleri ta Gemikonağı'na kadar taşıyan trenraylarında çok yürüdüm, madenleri yüklemek için kurulan gemi iskelelerine çok çıkıp balık avladım...
Kış günlerinde, özellikle yağmur yağdıktan sonra, Gemikonağı'na gittiniz mi hiç? Eğer gittiyseniz, özellikleyağmurlu havalarda, Gemikonağı denizinin, mavi renkten kızılrenge dönüşünü de muhakkak görmüşsünüzdür. Kızılla koyukahve arası bir renk... Hani paslanmış bir demirin üzerine sudökersiniz ve su koyu kahverengiye çalar ya, işte o renk...
Gemikonağı'ndan Lefke'ye doğru çıkarken, hani Gemikonağı futbol sahasının üstü diyelim, bir maden toplama ve oradan gemilere yükleme alanı yapmıştı o zamanın maden çıkaran şirketi.... Koskocaman bir alan maden pisliklerinin içerisinde kalmış. Yine yağmur yağdığı zaman, değil o alanıniçine girmek, orada olmak bile çok sakıncalı... Çünkü ıslananmadenle birlikte burnunuza baş döndürücü ve keskin bir maden kokusu vuruyor...
Sahil yolunun madenle bulanmış tarafına boydan boyaince, yeşil bir örtü gerilmiş... Baktığınızda arkası görünüyor... Nedenini sorduğumuzda tedbir için dediler; İnsanlar oradan yukarıya çıkmasın ve maden artıklarından etkilenmesin diye...
Demek ki maden bakmayınca bulaşmayan bir şey... Sınırları örtü ile örtüldüğüne göre görmesek kafidir...
Kuzey Kıbrıs Santral ve Madencilik Ltd Şirketi, işe başlamadan eminim geri dönüşüm ve temizlikle ilgili planlarını da anlatacaktır o toplantıda, hem de ayrıntılı olarak...
Lefke'de eskiden çıkarılan madenler de temizlenmiş, bütün kullanılan alet edevat toplanmış ve şirket, kullandığı alanı aynı bulduğu gibi bırakıp terketmişti olduğu yeri, aynen şimdiki şirketin yapacağı gibi...
O toplanan baraj suları ile sulanan bahçe ağaçları, ve sonucunda oradan toplanan yediğimiz meyve ve sebzeler?
Daha mı lezzetli oluyorlar o zaman?
İlahi Lefke... Sen adamı öldürürsün...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder